Ürgüp
Kapadokya’nın en eski yerleşim
bölgelerinden biri olan ilçe Nevşehir’e 20 km uzaklıkta. Bizanslılar
zamanında adı Osiana olan yöre, bir dönem Ürgüplü Aziz Prokopios’un
adını taşımış, Selçuklu döneminde Başhisar, Osmanlı döneminde ise Burgut
Kalesi olarak anılmıştı. Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren Ürgüp
adını alan ilçenin yerleşik tarihi Paleolitik çağa kadar uzanır.
Bizans döneminde Hristiyanlık için önemli bir merkez olan Ürgüp, çevre
yerleşimlerin piskoposluk merkeziydi. Selçuklu devletinin iki büyük
kenti olan Konya ve Niğde’ye yakınlığı Ürgüp’e de farklı eserler
kazandırmıştı. Bugün Ürgüp’ün merkezinde yer alan Temenni Tepesi’ndeki
iki tübe de Selçuklulardan kalmadır.
16. yüzyılda Osmanlı
İmparatorluğu’nun egemenliği altına giren Ürgüp, bölge için önemini
yavaş yavaş yitirmeye başlar.Sadrazam Damat İbrahim Paşa’nın Nevşehirli
olması sebebiyle Osmanlı Devleti’nin imkanları Nevşehir’e akmaya başlar.
Yıldızı giderek sönen Ürgüp, Nevşehir’e bağlanarak ilçe olur.
Cumhuriyet dönemine kadar büyük bir Ortodoks nüfusu barındıran Ürgüp,
1924 mübadelesiyle Rum halkını kaybederek kimlik değiştirir.
Ürgüp’te Mimari
Kaya kütleleriyle iç içe geçmiş bir mimari sergileyen Ürgüp’ün hemen
her köşesinden farklı bir dönemin izleri dökülür. Binlerce yıldır kaya
evlerde geçen yaşam sanki hiç kesintiye uğramamış gibidir. Aralara sızan
beton binaları görmezden gelirsek, Selçuklu’dan kalma bir taş yapı ile
zarif bir Osmanlı konağını kol kola fotoğraflamak mümkündür.
Kapadokya’nın geleneksel taş mimarisi burada da kendini gösterir. Pek
çok yapının yarısı kaya oyuğu içinde, diğer yarısı kesme taşlarla
örülmüş bölümler halinde dışarıya taşar. Özellikle kapı eşiklerinde
kendini gösteren zarif taş işçiliği özgün Ürgüp evlerinin
vazgeçilmezidir. Esbelli ve Yunak gibi eski mahalleleri geleneksel
mimarinin en yoğun olduğu bölümleridir.
Ürgüp Müzesi
1971 yılında açılan Ürgüp Müzesi’nde Prehistorik çağlardan yakın
tarihimize kadar uzanan geniş zamanın eserlerinden örnekler
sergileniyor. İlçe merkezinde yer alan bu küçük müzede Ürgüp çevresinde
ele geçen fosil örneklerinin yanı sıra Eski Tunç Çağı, Hitit, Frig,
Pers, Helenistik, Roma ve Bizans’a ait buluntular ile Osmanlı dönemine
ait etnografik eşyaları görmek mümkündür.
Kayakapı Projesi
Ürgüp’ü geleceğe taşıyacak en önemli atılımlardan biri. Kayakapı
Projesi olarak görülür. UNESCO’nun destek verdiği projeye göre Ürgüp’ün
en eski mahallesi olan Kayakapı’daki 212 tarihi yapı ile birlikte Aziz
Yuhannes’in evi de restore edilecek.
Uzun soluklu olacağa benzeyen
proje tamamlandığında bu eski mahalle de yıkık dökük bekleyen bir kaya
camisi, kaya kiliseleri, çeşmeler ve Roma hamamı da ayağa kaldırılacak.
Bazı yapılar müze olarak düzenlenecek.Bağcılık, şarapçılık
desteklenecek, sanatsal etkinlikler düzenlenecek, dokuma çömlek ve
heykel gibi el sanatlarının üretimine yönelik atölyeler açılacak.
Restorasyon çalışmaları bittikten sonra bir turizm köyü olarak
işletilmesi hedeflenen Kayakapı’nın Ürgüp’ün turistik geleceğine önemli
bir katkı sağlayacağı çok açık.
Ürgüp’ün en eski mahallelerinden bir
olan Kayakapı’da 2000 yılına kadar yaşam sürüyordu. Evlerin yaslandığı
dağdaki kayaların düşmeye başlamasıyla köy, afet bölgesi ilan edilerek
boşaltılmıştı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder